.: ÖN SÖZ
ÖN SÖZ
PREFACE
Makale Dili: TR
Ücretsiz Erişim
Ankilozan spondilit (AS) öncelikle aksiyal sistemi ve daha az oranda periferik eklemleri etkileyen, kronik inflamatuar bir romatizmal hastalıktır. Klinik bel-sırt ağrısı, sabah tutukluğu, omurga hareketlerinin giderek kısıtlanması şikâyetlerinin yanısıra bazen de genellikle alt ekstremitelerde ağrı ve şişlik şeklinde yakınmalarla ortaya çıkar. Sedef hastalığı sonrası veya gözde üveit gibi kas iskelet sistemi dışında tanılar da hastalığın ilk tuttuğu sistemlere ait olabilir. Hastanın yaşam kalitesini olumsuz yönde etkilediği gibi toplumsal maliyet oluşturması açısından da önemli bir hastalıktır. Hem doğal hem de edinsel bağışıklık sisteminin etkilendiği, genetik özelliklerin yanısıra muhtemel enfeksiyonlarla da hastalığın oluştuğu düşünülmektedir. Bu AS kitabımızda bir konuyu patogeneze ayırdık. HLA-B27 pozitif bireylerin sadece küçük bir bölümünde AS gelişmesi, MHC dışı genlerin de patogenezde yer aldığını gösterir. En iyi örnek ERAP-1 olup sadece HLA-B27 pozitif kişilerde AS'ye neden olmaktadır. Lenfotoksin beta reseptör (LTBR) ve tümör nekroz faktör reseptör 1 (TNF receptor superfamily member 1A, TNFRSF1A) genlerinin hastalıkta yer alması, AS hastalık aktivitesinde TNF alfanın rolüne kanıt oluşturur. MHC dışı genlerden bir diğeri IL-17/IL-23 ekseni ile ilgili olanlardır. Ancak bu genlerin nasıl etkileştiği ve AS'de patogenezdeki rolleri tam olarak belirlenememiştir. Tüm genom dizilimi, mikroRNAlar ve metilasyon araştırmaları AS patogenezine ilişkin daha çok veri sağlayacaktır.
Görüntüleme teknikleri, tanı ve takipte önemini korumaktadır. Konvansiyonel grafiler ileri evredeki hastalarda faydalı olurken, erken tanı için manyetik rezonans görüntüleme (MRG) tercih edilmeli, önceki görüntülerle karşılaştırılması hastalığın ilerlemesinin kayıt altına alınmasını sağlar. Hastalığın sadece erozyon değil, yeni kemik oluşumları ile seyretmesi nedeniyle, erken dönemdeki ödem ancak MRG ile tespit edilebilir. Radyografik bulgusu olmayan AS hastaları da tanıda farklı bir grubu oluşturmaktadır
AS'de deri, göz, bağırsaklar kardiyovasküler sistem gibi değişik sistemler de gerek patogenezdeki rolleri gerekse tedaviye bağlı komplikasyonlar nedeniyle ilgili görünmektedir.
Nonsteroid anti-inflamatuar ilaçların devamlı veya gereği hâlinde kullanımları şeklinde farklı görüşler tedavi yönünden söz konusu edilirken, kardiyovasküler riskler oluşturmaları bakımından da değerlendirilmeleri gerekir.
Göz hekiminden üveit (tek atak veya tekrarlayan ataklar) tanısıyla yönlendirilen bir hasta hiç bel ağrısını dikkate almadığından geç bir AS tanısı alabilir.
Deri bulguları yalnızca sedef olmayıp, olgu sunumları tarzında düzenlenen ilgili bölümde farklı kliniklerin de değerlendirilmesi gerektiği vurgulandı. Bağırsak mikrobiyatasında değişiklikler, bağırsak geçirgenliğinin artması, immün sistem tetikleyicisi olabilir. İnflamatuar bağırsak hastalığı AS öncesi olabileceği gibi, daha sonra da gelişebilir. Patogenezdeki yeri konuşunda değişik çalışmalar devam etmektedir.
AS hastasında tedavi hem farmakolojik hem de nonfarmakolojık olarak düşünülmelidir. Kronik ve kısıtlılık yaratabilecek bir hastalığın fonksiyonel durumunu değerlendirmek, tedavi kararını vermek kadar tedavi etkinliğinin takibinde de değerlidir. Sadece laboratuvar verileri değil hem hekimin hem de hastanın değerlendirildiği indeksler ve sonuçları, tedavi şemalarında da yer almaktadır.
Farmakolojik tedavide son yıllarda anti-TNF ve anti-IL tedaviler, hastaların yaşamlarında çok olumlu yeni gelişmeler sağlamaktadır
Non-farmakolojik tedavi konusunda egzersizler hâlen yerini korumakta olup, hastanın bilgilendirilmesi ve kişiye en uygun egzersiz programının ayarlanması kadar hastanın bu programa bağlılığının, sürekliliğinin sağlanması, son konumuz olarak ayrıntılı bir şekilde verilmeye çalışılmıştır
Gelişmelerin hızlandığı günümüzde bir güncelleme ile toplu bir kitap oluşturmaya çalıştık. Hâlen birçok sorunun yanıtı yok veya net değil. Önümüzdeki dönemde, bu soruların cevaplarının da belirleneceği yeni çalışmaları merakla izleyeceğiz.
Prof. Dr. Nurdan KOTEVOĞLU
Editör
Görüntüleme teknikleri, tanı ve takipte önemini korumaktadır. Konvansiyonel grafiler ileri evredeki hastalarda faydalı olurken, erken tanı için manyetik rezonans görüntüleme (MRG) tercih edilmeli, önceki görüntülerle karşılaştırılması hastalığın ilerlemesinin kayıt altına alınmasını sağlar. Hastalığın sadece erozyon değil, yeni kemik oluşumları ile seyretmesi nedeniyle, erken dönemdeki ödem ancak MRG ile tespit edilebilir. Radyografik bulgusu olmayan AS hastaları da tanıda farklı bir grubu oluşturmaktadır
AS'de deri, göz, bağırsaklar kardiyovasküler sistem gibi değişik sistemler de gerek patogenezdeki rolleri gerekse tedaviye bağlı komplikasyonlar nedeniyle ilgili görünmektedir.
Nonsteroid anti-inflamatuar ilaçların devamlı veya gereği hâlinde kullanımları şeklinde farklı görüşler tedavi yönünden söz konusu edilirken, kardiyovasküler riskler oluşturmaları bakımından da değerlendirilmeleri gerekir.
Göz hekiminden üveit (tek atak veya tekrarlayan ataklar) tanısıyla yönlendirilen bir hasta hiç bel ağrısını dikkate almadığından geç bir AS tanısı alabilir.
Deri bulguları yalnızca sedef olmayıp, olgu sunumları tarzında düzenlenen ilgili bölümde farklı kliniklerin de değerlendirilmesi gerektiği vurgulandı. Bağırsak mikrobiyatasında değişiklikler, bağırsak geçirgenliğinin artması, immün sistem tetikleyicisi olabilir. İnflamatuar bağırsak hastalığı AS öncesi olabileceği gibi, daha sonra da gelişebilir. Patogenezdeki yeri konuşunda değişik çalışmalar devam etmektedir.
AS hastasında tedavi hem farmakolojik hem de nonfarmakolojık olarak düşünülmelidir. Kronik ve kısıtlılık yaratabilecek bir hastalığın fonksiyonel durumunu değerlendirmek, tedavi kararını vermek kadar tedavi etkinliğinin takibinde de değerlidir. Sadece laboratuvar verileri değil hem hekimin hem de hastanın değerlendirildiği indeksler ve sonuçları, tedavi şemalarında da yer almaktadır.
Farmakolojik tedavide son yıllarda anti-TNF ve anti-IL tedaviler, hastaların yaşamlarında çok olumlu yeni gelişmeler sağlamaktadır
Non-farmakolojik tedavi konusunda egzersizler hâlen yerini korumakta olup, hastanın bilgilendirilmesi ve kişiye en uygun egzersiz programının ayarlanması kadar hastanın bu programa bağlılığının, sürekliliğinin sağlanması, son konumuz olarak ayrıntılı bir şekilde verilmeye çalışılmıştır
Gelişmelerin hızlandığı günümüzde bir güncelleme ile toplu bir kitap oluşturmaya çalıştık. Hâlen birçok sorunun yanıtı yok veya net değil. Önümüzdeki dönemde, bu soruların cevaplarının da belirleneceği yeni çalışmaları merakla izleyeceğiz.
Prof. Dr. Nurdan KOTEVOĞLU
Editör
Ankylosing spondylitis (AS) is a chronic inflammatory rheumatic disease which affects axial system on the first place, less frequently peripheral joints. Clinical presentation is low backpain, morning stiffness, progressing restriction of the spinal vertebral movement with the complaint of pain and swelling on the lower extremity joints. Diagnosis like psorisasis or uveitis may be the first extraarticular presentation of the disease. It is an important disease by reducing the quality of life of the patient as well as severe cost for the society. Both innate and adaptive immune system is involved, besides genetic background some infections are also take place in the pathogenesis. In this book one article is about pathogenesis. Development of AS in a small proportion of people with positive HLA-B27 points to the possibility that some genes other than MHC take place in pathogenesis. One good example is ERAP-1 that cause AS only in patients with positive HLA-B27.
Lymhotoxin beta receptor (LTBR) and tumor necrosing factor receptor 1 (TNF receptor superfamily member 1A, TNFRSF1A) taking place in AS pathogenesis demonstrates the role of TNF alpha in the disease activity. IL-17/IL-23 related genes are also other non-MHC related genes. It is not exactly clear how these genes are interacting each other or their role in the AS pathogenesis. Whole genome sequencing (WGS), microRNA and metilation research will give more information on the pathogenesis of AS.
Imaging techniques are important on the diagnosis and follow-up of patients. Conventional X-rays are for the follow of advenced stage patients. Magnetic resonance imaging (MRG) is valuable for the early diagnosis, comparing with previous images will give the information on the progression rate of the disease. The disease is not causing erosions but progressing with new bone, the early diagnosis of oedema is possible with MRG.
AS patients without radiological evidence is another group. Skin, eye, gut and cardivascular system involvement seem related to AS both through pathogenesis or complications of the treatment.
Different recommendations of nonsteroidal anti-inflammatory drugs medication, both continous treatment or on demand basis are being discussed along with evaluating their cardivascular side effects.
A patient with uveitis (one attack or recurrent attacks) referred by an ophtalmologist not considering back pain can get very late diagnosis of AS.
Skin involvement is not only psoriasis, different presentations should be evaluated as mentioned in the related section as case reports.
Deviation of the microbiota composition, dysbiosis may trigger immune system. Inflammatory bowel disesase may begin before AS or may follow the condition. Its place in pathogenesis is still the topic of discussion.
Treatment of AS patient should be on both pharmacologic and non pharmacologic grounds. Measuring the functional capacity of the patient in such a chronic and disabling disease is as important as medical treatment decision. Some indexes about the evaluation of both the patient and the physician take place in the treatment guidelines.
Pharmacological treatment with anti-TNF or anti-IL agents increased the quality of life of the patients in recent years.
Exercises as the non-pharmacological treatment keep their importance, the patients should be informed about its place and the appropriate exercise should be prepared for each patient. The importance of adherence to these exercise programs is mentioned in detail as the the last part of this book.
High speed in the scientific progression of our time inspired us to prepare a book, although the answers to many questions are not clear or available. We will be waiting for the new researches including the answers in near future.
Prof. Dr. Nurdan KOTEVOĞLU
Editor
Lymhotoxin beta receptor (LTBR) and tumor necrosing factor receptor 1 (TNF receptor superfamily member 1A, TNFRSF1A) taking place in AS pathogenesis demonstrates the role of TNF alpha in the disease activity. IL-17/IL-23 related genes are also other non-MHC related genes. It is not exactly clear how these genes are interacting each other or their role in the AS pathogenesis. Whole genome sequencing (WGS), microRNA and metilation research will give more information on the pathogenesis of AS.
Imaging techniques are important on the diagnosis and follow-up of patients. Conventional X-rays are for the follow of advenced stage patients. Magnetic resonance imaging (MRG) is valuable for the early diagnosis, comparing with previous images will give the information on the progression rate of the disease. The disease is not causing erosions but progressing with new bone, the early diagnosis of oedema is possible with MRG.
AS patients without radiological evidence is another group. Skin, eye, gut and cardivascular system involvement seem related to AS both through pathogenesis or complications of the treatment.
Different recommendations of nonsteroidal anti-inflammatory drugs medication, both continous treatment or on demand basis are being discussed along with evaluating their cardivascular side effects.
A patient with uveitis (one attack or recurrent attacks) referred by an ophtalmologist not considering back pain can get very late diagnosis of AS.
Skin involvement is not only psoriasis, different presentations should be evaluated as mentioned in the related section as case reports.
Deviation of the microbiota composition, dysbiosis may trigger immune system. Inflammatory bowel disesase may begin before AS or may follow the condition. Its place in pathogenesis is still the topic of discussion.
Treatment of AS patient should be on both pharmacologic and non pharmacologic grounds. Measuring the functional capacity of the patient in such a chronic and disabling disease is as important as medical treatment decision. Some indexes about the evaluation of both the patient and the physician take place in the treatment guidelines.
Pharmacological treatment with anti-TNF or anti-IL agents increased the quality of life of the patients in recent years.
Exercises as the non-pharmacological treatment keep their importance, the patients should be informed about its place and the appropriate exercise should be prepared for each patient. The importance of adherence to these exercise programs is mentioned in detail as the the last part of this book.
High speed in the scientific progression of our time inspired us to prepare a book, although the answers to many questions are not clear or available. We will be waiting for the new researches including the answers in near future.
Prof. Dr. Nurdan KOTEVOĞLU
Editor
.: İşlem Listesi